(bir şey) için (bir şey) harcamak - Turkish English Dictionary

(bir şey) için (bir şey) harcamak

Meanings of "(bir şey) için (bir şey) harcamak" in English Turkish Dictionary : 1 result(s)

Turkish English
Phrasals
(bir şey) için (bir şey) harcamak put (something) toward (something) v.

Meanings of "(bir şey) için (bir şey) harcamak" with other terms in English Turkish Dictionary : 32 result(s)

Turkish English
General
bir şey için emek harcamak work at v.
bir şey için zaman harcamak spend time on something v.
Phrasals
(bir şey için) (belli bir miktar) para harcamak lay something out v.
bir şey için çok harcamak spend something for something v.
(birisi/bir şey için bir şey) harcamak expend (something) on (someone or something) v.
(bir şey için) bir miktar para harcamak expend (something) for (something) v.
(bir şey için bir şey) harcamak expend (something) for (something) v.
biri/bir şey için boşa harcamak waste something on someone or something v.
bir şeyi biri/bir şey için boşa harcamak squander something on someone or something v.
(bir şeyi) elde etmek için (bir şey) yapmak/harcamak put (something) toward (something) v.
bir şey için (belli bir miktar daha az para) harcamak save (money) on something v.
(bir şey) için (belli bir miktar daha az para) harcamak save (an amount of) (money) on (something) v.
(biri/bir şey) için aptalca para harcamak/dökmek fritter something away (on someone or something) v.
(biri/bir şey için) büyük miktarda para harcamak lay out for (someone or something) v.
(biri/bir şey için) (belli bir miktar) para harcamak lay out (an amount of money) on (someone or something) v.
Idioms
(bir şey için) (belli bir miktar) para harcamak lay something out on something v.
(bir şey için) (belli bir miktar) para harcamak lay something out for something v.
bütün parasını bir şey için harcamak shoot the works v.
bir şey için bir sürü para harcamak dig deep v.
olmayacak bir şey için vaktini harcamak/çabalamak plow water v.
olmayacak bir şey için vaktini harcamak/çabalamak pour water on a duck's back v.
(bir şey yapmak için) çok çalışmak/çaba harcamak beat one's brains out (to do something) v.
bir şey/bir şey yapmak için çok para harcamak go to a lot of expense of something/of doing something v.
(bir şey yapmak için) çok emek harcamak go to any great to (do something) v.
(bir şey için) çok para harcamak go to the expense (of doing something) v.
(bir şey yapmak için) çok emek harcamak go to any length to (do something) v.
bir şey/bir şey yapmak için çok para harcamak go to the expense of something/of doing something v.
(bir şey yapmak için) çok emek harcamak go to any greats to (do something) v.
(bir şey yapmak için) çok emek harcamak go to any lengths to (do something) v.
basit/ kolay bir şey için haddinden fazla/aşırı derecede çaba harcamak kill a fly with an elephant gun v.
(bir şey yapmak için) gereken parayı/zamanı/emeği harcamak spare no expense/pains/trouble (to do something) v.
(bir şey yapmak için) gereken parayı/zamanı/emeği harcamak spare no expense/pains/trouble (in doing something) v.